Travma kavramı kişinin ruhsal veya bedensel varlığını değişik biçimlerde sarsan , inciten , yaralayan olaylar olarak değerlendirilmektedir. Kişinin ruhsal olarak kaldırabileceği ağırlıktan daha fazla zorlanmasına neden olan travmatik olaylar, kişinin ruhsal dengesini bozarak bir takım belirtilerin ortaya çıkmasına neden olur . Olayın yeniden hatırlanması (olayın yeniden oluyor gibi yaşanması), olaydan ve olaya dair tüm detaylardan kaçınma, olayları yeniden canlandırma, aşırı uyarılma hali, sürekli olaya dair düşünme, ruh hali ve duygu durumunda meydana gelen olumsuz değişimler sık görülen belirtilerdir.Fiziksel ve duygusal tepkilerde gözle görülür değişimler olayın şiddeti ile yakından ilişkili olmakla birlikte , kişinin ruhsal alt yapısı ile de birebir ilişkilidir. Bir kişide zorlanma oluşturabilen bir olay başka bir kişide ciddi bir soruna neden olmayabilir. Burada asıl önemli olan kişinin, mevcut olayı ne şekilde değerlendirdiği , beynin o olayı algılayış şekli ile alakalıdır. Belirtilerin gözlemlenmesi her zaman ilk birkaç gün içinde olmaz. Kimi zaman birkaç ay sonra bile travma sonrası stres bozukluğu belirtilerini görmek mümkündür..Semptomlar yeni yaşanmış bir olay ile ilgili olabildiği gibi, kişinin geçmişte yaşadığı bir olay ile ilgili de olabilir .
Farklı pek çok psikolojik rahatsızlığı tetikleyici etkisi olan travma sonrası stres bozukluğu, tedavi edilmediği takdirde pek çok olumsuz etkiye yol açabilecek bir durumdur. Kişilerde hem fiziksel sağlığın hem de psikolojik sağlığın olumsuz etkilenmesine, alkol ve madde bağımlılığına, depresyona, takıntı hastalığının oluşumuna , intiharlara neden olabilir .Dolayısı ile mutlaka önlem alınması ve tedavi edilmesi gereken önemli bir rahatsızlıktır.
Tedavide ilaç tedavileri ile birlikte mutlaka terapi tekniklerinin uygulanması şarttır. Terapi de kişinin duygudurumunu düzenlemeye yönelik teknikler , stres ile başa çıkma becerilerinin geliştirilmesi , olayı etkisizleştirmeye yönelik yüzleşme tekniklerinin uygulanması , kaçınma davranışlarının azaltılması çalışılan alanlardır.
Son yıllarda travma sonrası stres bozukluğu hastalarında izole travmatik anıların , semptom oluşturma etkisini azaltma amacı ile travmatik anının işlenerek etkisizleşmesini sağlamak üzere fizyolojik temelli bir terapi tekniği olan EMDR yöntemi kullanılmaya başlanmıştır .EMDR tekniği ile de travma hastalarında oldukça yüz güldürücü sonuçlar alınmaya başlanmıştır.