Panik atak ; aniden ortaya çıkan , ortalama 5-10 dakika kadar sürebilen ve atak sırasında, göğüs ağrısı, sıkışma, çarpıntı, terleme, nefes darlığı, baş dönmesi, sersemlik, bayılacak gibi olma, kollarda bacaklarda uyuşma , karıncalanma, ateş basması ,bulantı, karın ağrısı şeklinde belirtiler gözlenebilir . Kişi kendini ya da çevresindekileri değişmiş, tuhaf ve farklı hissedebilir (depersonalizasyon , derealizasyon). Nöbetler sırasında kişide kontrolünü kaybetme ,delirme, kendisine inme ineceği veya ölüm korkusu şeklinde korkular vardır. Kişide bir kez panik atak olması bu durumun hemen bir hastalık olarak değerlendirilmesi için yeterli değildir. Panik ataklara ek başka ruhsal şikayetlerin eşlik etmesi ile sıkça karşılaşmaktayız ( diğer kaygı bozuklukları , depresyon).
Normalde kişilerde yaşam boyu herhangi bir zamanda bir panik atak geçirme oranı %10 dur. Eğer panik ataklarınız sık tekrarlamaya başladı ,panik atak olmadığı zamanlarda da devamlı olarak panik atağın gelmesi ile ilgili endişe yaşamaya başladıysanız ve panik atağın gelme ihtimaline karşı bazı ortamlardan kaçmaya başladıysanız bu durum panik bozukluk olarak değerlendirilebilir. Bu durumda mutlaka bir psikiyatriste başvurulmalıdır.
Panik Bozukluk psikiyatristler tarafından çok iyi bilinen, çok sık görülen ve tedavisi kolaylıkla yapılabilen bir hastalıktır. Çoğu zaman psikoterapiler yeterli olmakla beraber zaman zaman, kısa süreli ilaç tedavileri gerekebilmektedir.